27 Ekim 2013 Pazar

Sergi mergi


İzmir’de hava güzelse yapılacak en iyi şey Alsancak’a gitmek.
Alsancak: Bir Alsancak var, Alsancak’tan içeri.
Bilinen Alsancak:  Sosyete semti gibi görünse de, her semtte olduğu gibi görünenden daha farklı bölgeleri var. Kıbrıs Şehitleri’nden ayrı, bi de Dokuz Eylül Rektörlüğün civarı var. Dokuz Eylül rektörlüğün içinde Desem sineması var. Genelde güzel Avrupa filmleri izleriz, bu sezonda gelse de izlesek dedik ama henüz başlamamış. 1 kasımda başlayacakmış.
Sonra Fransız Kültür’e gittik. Orada etkinlikler ne ayak öğrenmek için. Yok orda da henüz bi numara yok. Girişte soldaki odada, Pazar temalı fotoğraf sergisi vardı. Seferihisar pazarıydı sanırım konu mekanı olan Pazar. Ehhh bu tema da epey kullanıldı ve sıkıcı oldu. Ben fotoğrafla ilgileniyor olsaydım farklı temalar arar ve yeni bi şeyler sunmak isterdim. Mesela kentin yeraltı mekanlarını konu alırdım. Fakat fotoğrafçılık Türkiye’de erkek işi gibi. Kadın olarak her yerde rahat fotoğraf çekemiyorsun.  İzmir, Yenişehir’e doğru pavyonlar var, gündüz vakti oradan dolmuşla geçerken pavyon önlerinde, o saatte pavyonda çalışan kadınlar kapı önüne çıkıp laflıyorlar falan. Onların gece ve gündüz hallerini fotoğraflamak farklı olurdu. Zaten o ortam Zeki Demirkubuz filmlerinin doğal platosu gibi.
Onu bırakın, belki bu çok uçuk bi proje fakat Urla’da köy berberi görüyorum, içinde eski malzemeler var, orayı bile fotoğraflamak mümkün değil. Bunun için grup halinde olmanız gerekir erkek olmasınız da.
Alsancak’tan Yenişehir, oradan Urla’ya gittik iyi mi? Oysa ben Fransız Kültür’ün hemen karşısınaki, Arkas Sergi Salonuna gidecektim. Gittik de, onları anlatıcam.
Lucıen Arkas İzmir’deki laventenlerden. Benim de eski mesleğim olan denizcilik sektörünün lideri. Eskiden de sektörün en iyilerindendi, şimdi artık bütün piyasayı silip süpürüp holding haline gelmiş durumda. İzmir’in sıkı zenginlerinden. Adamın zenginliği umrumda değil elbette, desem de bi bakıma umrumda çünkü ondan başka İzmirli işadamı sanatsal faaliyette bulunmuyor. Adam eski Fransız konsolosluğunu sergi salonu haline getirmiş iyi sergiler getiriyor ve biz de İstanbul’daki kültür sanatla asla kıyaslanmasa da yine de iyi oldu diyoruz.
Bu kez İzmir’in tarihi, İzmir’de ticaret, günlük yaşam, sosyal hayat, haritalar, konşimento, ve hatta ağzımıza sıçan kapitülasyon belgeleri dahi vardı. Tarihi okumak başka, bu belgeleri görmek bambaşka. İnsan heyecanlanıyor.
Sergide gördüğüm kadarıyla Türkler oldukça fakirmiş. Çoğu çocukların ayağında ayakkabı yok, üst baş çok kötüydü. Bununla beraber laventenlerin durumu gayet iyi. Çünkü ticareti yapanlar onlar.
Liman bugün olduğu gibi yine ticarette önemi çok büyük. Bugünkü Konak Pier ve Pasaporta gemiler yanaşıyormuş. En önemli ürün incir ve üzüm.  
İnsanların kıyafetleri kimliklerinini ve mesleklerini ele veriyor. Türkü, Laventeni, Rum’u, Çingenesi, hepsi kıyafetlerinden belli oluyor.
Aslında bu durum günümüzde de aynı. Bir banka memurunu, ticaret yapanı, esnafı, sosyetiği, Pazar tikisini, ev kadınını, mafyayı, emeklileri kıyafetine bakınca tanıyabiliyorsunuz. Tabii bunu meslek grupları için söyleyebilirim. İnsanların etnik kökeni ne olduğunu pek ele vermese de, konuşma dilinde en sevdiğim olan şive, yöreye dair ipucu veriyor.
Arkas bu sergiyi İzmir tarihini gösterse de, altta verilen mesaj Levantenlerin tarihten bu yana İzmir’deki önemine dikkat çekmek için yapmış. Sergide değerli tablolar da vardı. Levanten bir kadın, ailesinin zenginliğini temsilen ayaklı kuyumcu dükkanı gibi ipekler içinde giyinmiş, yan gelip poz vermiş. Vitrin gibi kullanılmış. Yanımızda tanımadığımız bir kadın, bu kadın için “mutsuz bu kadın mutsuz, Türkiye’de kadın olarak yaşarsın da mutlu olur musun?” gibi şeyler söyledi. Sanırım günümüzde kadın olmak bütün kadınlar üzerinde sonsuz bir umutsuzluk yaratmış durumda. Geçmişteki varsıl ve rahat görünen kadının da mutsuz olduğunu söyleyerek en azından rahatlamaya çalışıyor.
Sergiden ayrılırken İzmir’de kolay kolay görmediğim Laventen kadınların da sergiyi izlemeye geldiğini gördüm. Nerden biliyorsun Levanten olduklarını derseniz,  yukarıda bahsettiğim insanların, giyim kuşamı, tavırları, tarzı bunu çok kolay anlatıyor derim.




Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...