6 Aralık 2011 Salı

Galata Köprüsü'nde bi an...


İstanbul… ve Ara Güler…
Ara Güler’in sıradan görünen insanların, sıra dışı hayatlarından karelerine bakmak; beni yaşamadığım ama o zamanlar yaşamayı istediğim devre götürüyor.
Bu kareyi netten görsellerden tesadüfen seçtim. Tamam itiraf ediyorum, pek de reastgele değil işte.. .hoşuma gitti Galata Köprüsü’nde yürüyenler.  Silivri yoğurtçusu, gizemli bi çift ve sahanlıkta duran adam…
Ya Yeni caminin tüm haşmetiyle, insanları ibadete çağırmasına ne demeli?
‘’Hadi bakalım, bu kareye dair bi öykü kurgula’’ dedim kendime. Tamam kurgulayayım, bakalım nereye kadar gidecek?
Kasım ayı olmalı. Insanlar yeni yeni sandıklardan pardesülerini, kışlıklarını çıkarmışlar. Hava hemen kararmaya başlamış. En kısa günler başlıyor. Yağmur henüz yağmış. O zamanlar hava tahminleri tutmadığı için, yanlarına şemsiye almamışlar. Ama yağmurda yürümekten hoşlanıyorlarmış. Hepsinin hoşlarına gitmiş bu durum. Yoğurtçu dışında.
Sahanlıkta duran gizemli adam: Birini mi bekliyor, yoksa sıkılıp sahanlıkta hava almaya mı çıkmış? Evde duramayan, hafakan ruhlulardan mıymış? Belki de köprü altına inecek, iniyor. Görmediğimiz elinde içki şişesi var. efkâr basmış, orada içecek. Bi yandan da sigarasını tüttürecek. Denizen iyot kokusunu, havanın ayazını kemiklerinde hissetmek istiyor belli. Sonra bi dolmuşa atlayıp Fatih’teki evine gidecek. Karısı içki içtiği için hafif bozulacak ama renk vermeyecek. Surat asmakla yetinecek. Adam dumanlı kafayla pek de iplemeyecek. Vuracak kafayı yatacak.
&&&
Ya o çift nereye gidiyor?: Nişanlı olmalılar. Ailelerinin yanında oturup konuşamıyorlar. Damat kayınpederden izin almış, bi pastanede oturmak için. Her ikisi de köprüde yürümeyi seviyorlar. Karaköy’e geçip, Tünel’den Beyoğlu’na çıkacaklar. Çok iyi anlaşıyorlar ve birbirlerini seviyorlar.
&&&
Silivri yoğurtçusu:  Yoğurdu bitirmiş. Erken inen karanlıkta evine dönecek o da. Rami’de oturuyormuş. Geçim derdinde ama çok da kötü durumda değil. Şükrediyor… kızı bu yıl ilkokula başlamış. Zehir gibi. Seviniyor yoğurtçu. Erkek evlat istemesine rağmen, dört kızı olmuş. Artık kanıksamış. Evlat evlattır, yeter ki  hayırlısı olsun diyor. Şimdi Yeni camiye gidiyor. Akşam namazını kılacak. Abdest almak zor oluyor, ayakları üşüyor. Ne yapsın? Camiden içeriye girdiğinde, o uhrevi hava onu dünyadan koparıyor. İbadet etmenin, inancın gücü ona iyi geliyor. Güvenli ve rahatlamış hissediyor kendisini.
&&&
Hepsi dağıldılar şimdi. Köprüden tek tük de olsa başkaları geçiyor. Onların da benzer ama kendi içlerinde farklı öyküleri var.
Peki fotoğrafı çeken Ara Güler ne yaptı o gece? 
İşte onu bilmiyorum!

Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...